Debbie MACOMBER çok severek okuduğum bir yazar.. Daha önce Küçük Mucizeler Dükkanı, Bir Yumak Mutluluk, Mucizeler Dükkanına Dönüş çok severek okuduğum kitaplardı.. Şimdi sıra Bir Dilekle Başladı Herşey kitabında... Kitaba başladığım anda kendimi hikayenin içerisinde buldum.. Dilekler , hayaller olmadan hiçbrşeyin yapılamayacağını ve hayal ederek herşeyi yapabileceğimizi anlatan bir kitap.. Hayallerinin peşinden giden insanları anlatıyor.. Kitabı okuduktan sonra ben de kalemi kağıdı alıp 20 dileğimi yazmaya karar verdim.. Hergün aslında birçok hayal kuruyoruz, ama ciddi ciddi ben neyi hayal ediyorum diye düşünmeye başladığınız zaman iş o kadar da kolay olmuyor.. Listeyi oluşturmaya başladım, hayallerimi çok iyi düşünerek yazıyorum..

Sizinde hayal edip de gerçekleştiremeyeceğiniz şeyler var mı ? O zaman siz de kağıt kalem alıp listenizi oluşturmaya başlayın..

 Dün sabah erkenden birkaç işimi halletmek için Eminönü'ne gittim.. Oraya gittiğim zaman kendimi kaybediyorum.. Hiçbirşey almayıp sadece işimi halledip geri gelecektim.. Amr a öyle olmadı, sanki bütün mağazalar beni çağırıyor.. Oraya kadar gitmişken mısır çarşısını gezmemek olmaz.. O tezgahlarda ne kadar güzel şeyler var... Bir kere daha şükrettim böyle güzel, bereketli topraklarda doğmuşum.. Hele Kurukahveci Mehmet Efendi sokağına yaklaşınca heryeri kahve kokusu sarıyor.. Kahve sevmeyen bile eminim oraya gidince kahve alıyordur.. Hele de benim gibi kahve severler birkaç paket alıyorlar... Oradan aldığım kahvenin tadını hiçbir kahvede bulamıyorum.. Baharatlar, kuruyemişler , lokumlar ve daha ne lezzetler..

Tabii bir de benim mutlaka uğradığım Kürkçü Hana girmeden olmazdı.. Yünlere bakarken mest oluyorum.. Dün eşimle beraber gittik, eşim benim bu hallerimi görünce gülmekten kendini alamıyor.. Çocuk gibisin diyor.. Hepimizin içinde bir çocuk vardır diyorum...

 

 

Ahşap boyama ilk ürünlerimi yaptım.. Tepsi ve ekmek sepeti.. Rengi de tam benim rengim pembe... Arkadaşlarım hep bana takılırlar senin her şeyinde çiçek böcek var diye.. Tepsi de aynen dedikleri gibi çiçekli oldu.. Pembeler, lilalar, kırmızılar benim renklerim..

 

 

Muharrem ayının başından beri aşure yapmayı istiyordum. Ancak işlerimin yoğunluğundan bir türlü fırsat bulamamıştım.. En sonunda önceki akşam artık aşureyi yapacağım dedim.. Buğday, nohut ve fasulyeyi bir gün önceden ıslattım.. Hazırlıkları yaptım.. Dün de saat 17:30 gibi eve gelip aşureye başladım.. Saat 20:00 de aşureler yenmeye hazırdı...  Sunum için birkaç çeşit kase kullandım, herkes istediğini yesin diye düşündüm..

 

Aşure

 

Malzemeler:

 

*2 su bardağı aşurelik buğday

*1 su bardağı nohut

*1 su bardağı kuru fasülye

*1/2 su bardağı pirinç

*4 su bardağı şeker

*1 çubuk tarçın

*1 çay bardağı süt

*1 su bardağı kuru üzüm

*1 su bardağı küp doğranmış kayısı

 

Üzeri için:

*Hindistan cevizi

*Toz tarçın

*Badem

*Ceviz

*Fındık

*Nar

 

Bir gün önceden buğday, nohut ve fasulyeyi ayrı ayrı kaplarda ıslatın. Buğdayı iyice yıkayıp geniş bir tencereye alıp yaklaşık3,5 lt su ekleyin. Ara ara karıştırarak yaklaşık 1 saat pişirin. Nohut ve fasulyeyi ayrı ayrı düdüklüde kaynamaya başladıktan sonra 20 dakika pişirin. 1 saat pişen buğdaya pirinç ve çubuk tarçını ekleyin. 2 bardak kaynar su ilave edin. Tencerenin başından ayrılmayın dibi tutabilir.. 30 dakika daha piştikten sonra çubuk tarçını çıkarıp nohut ve fasulyeyi ekleyin.. Karıştırmaya devam edin.. Şeker , yıkanmış kuru üzüm ve küp doğranmış kuru kayısıyı ekleyin.. Gerekirse bir bardak daha su ilave edebilirsiniz.. 2-3 dakika daha pişirip ocaktan alın.. Sıcak sıcak kaselere servis yapın.. Bir saat aşureler ılınsın.. Daha sonra üzerini süsleyin.. Ben bir kasenin üzerine mandalina ile süsledim ve çok lezzetli oldu.. Siz de istediğiniz meyveleri süslemek için kullanabilirsiniz, tamamen zevkinize kalmış..

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 



 

 

 

 

 

 

 

 

Dün akşam balık günümüzdü.. Bizim evde hamsi mısır unuyla çıtır çıtır sevilir.. Dün akşam bir tavalık hamsiyi fırında buğulama yapalım dedim.. Çocukların pek ilgisini çekmese de eşim, annem, kardeşim ve ben çok beğendik.. Yapımı da çok pratik..

Hamsi Buğulama

Malzemeler
*1/2 kg temizlenmiş hamsi
*2 adet kuru goğan
*4-5 diş sarımsak
*1 limon
*1/2 çay bardağı zeytinyağı
*1/2 çay bardağı su
*Maydanoz

Hamsileri güzelce temizledikten sonra süzgeçe alıp beklemeye bırakın.. Kuru soğanları halka halka doğrayıp yağlanmış borcama dizin. Aralarına sarımsakları ekleyin.. Süzülmüş hamsileri soğanların üzerine dizin.. Üzerine dilimlenmiş limonları dizi.. Zeytinyağı ve suyu da ekleyip 180 derece ısıtılmış fırına alın. Yaklaşık 40 dakika pişirin...

Oğlumun en sevdiği yiyecek çikolata, bol çikolata.. En favori pastası içinde parça çikolatası olan , çikolata kremalı pasta.. Dün akşam eve gidince yemeğe kadar yarım saat vaktimiz vardı.. Hadi Barış beraber pasta yapalım dedim.. Çikolatalı mı diye sordu... Evet cevabını alınca koşarak mutfağa geldi.. Evde genelde acil durumlar için pasta tabanı bulunduruyorum.. Uno çikolata parçalı pastatabanı da yapmaya başlamış, çok sevindik.. Pastayı şekerli sıcak su ile ıslattık.. Dr Oetker pasta kremasını hazırladık.. Alt pastanın üzerine kremanın yarısını döküp düzelttik.. Fıstıklı çikolata ve damla çikolata serpiştirdik.. Pastanın ikinci katını koyup kalan kremayı üzerine döktük.. Düzelttik , üzerine renkli şekerler serpiştirdik... Buzdolabında yemek yiyene kadar bekledi.. Oğlum iki dilim yedi, haketmişti...

 

Kasım ayının ilk pazartesinde herkese güzel bir gün diliyorum. Sonbahar demek biraz hüzün, biraz burukluk, biraz solgun renkler demek.. Aslında herşeyin bir sonu olduğunu hatırlatırcasına ve ağaçların yemyeşil yaprakları sarardı dalları ile vedalaşmaya başladı.. Sonbaharda yağmurlu günlerinde en keyif aldığım şeyler evimde sıcacık çayımın yanına bol tarçınlı, cevizli bir dumanı tüten bir kek ve elimde güzel bir kitap.. Umarım bu Kasım ayında böyle günlerimiz bol olur..

 

Yaklaşık iki aydan beri çok yoğun, hergün çalıştığım için biraz yorgunum.. Bazen karamsarlık, bazen ümitsizlik, bazen sevinçler, bazen de hayallerle geçen iki ay oldu.. Çocuklar, okul, iş derken ne elişlerine ne de mutfağa yeterince zaman ayırabildim.. Ama önümüzdeki günlerde bu geçen zamanı telafi edeceğim.. Benim için mutfak ve elişleri tabi kitaplarımı da unutmamak gerekir, en güzel terapi.. Mutfağa girdiğim anda bambaşka birisi oluyorum..

 

Yeni hobilerimden birisi de ahşap boyama.. Hep öğrenmek istemiştim, inşallah bugün kursa başlıyorum.. Hele de Selma Ablanın yaptığı güzel şeyleri gördükten sonra ben de öğrenmeliyim dedim.. Modelleri sizlerle de paylaşmak istedim. İnşallah önümüzdeki günlerde kendi yaptığım el emeklerimi de paylaşırım..